Sancaktepe escort Zeytinburnu escort Antalya escort Ankara escort Avrupa yakası escort Denizli escort Kocaeli escort Merter escort Nişantaşo escort Levent escort Çapa escort Etiler escort Mecidiyeköy escort Taksim escort Beşiktaş escort Bakırköy escort Bahçeşehir escort Esenyurt escort Avcılar escort Avrupa yakası escort bayan Beykoz escort Üsküdar escort Göztepe escort Erenköy escort Suadiye escort Kurtköy escort Tuzla escort Bostancı escort Ümraniye escort Pendik escort Kadıköy escort Kartal escort Ataşehir escort Anadolu yakası escort Bodrum escort Konya escort Muğla escort Malatya escort Gaziantep escort Eskişehir escort Ankara escort İstanbul escort Kayseri escort Adana escort Şirinevler escort Halkalı escort Marmaris escort Fethiye escort Sarıyer escort Maltepe escort Fatih escort Çekmeköy escort Beylikdüzü escort Başakşehir escort Ataköy escort Alanya escort Samsun escort Muğla escort İzmir escort Diyarbakır escort Bursa escort Antalya escort İstanbul escort Göztepe escort Gaziantep escort Adana escort Adana escort Anadolu yakası escort Ankara escort İstanbul escort Ataşehir escort Avcılar escort Avrupa yakası escort Bağcılar escort Bahçeşehir escort Bahçeşehir escort Beşiktaş escort Beykoz escort Bodrum escort Bostancı escort Bursa escort Eskişehir escort Gaziosmanpaşa escort Kadıköy escort Kartal escort Kocaeli escort Konya escort Konya escort Konya escort bayan Malatya escort Pendik escort Şirinevler escort Taksim escort Ümraniye escort Adana escort Antalya escort Bursa escort İzmir escort Bodrum escort Eskişehir escort Konya escort İzmir escort Beylikdüzü escort Kayseri escort İzmir escort Pendik escort Eskişehir escort İstanbul escort escort Fatih escort Antalya escort escort bayan Samsun escort İstanbul escort Bursa escort Antalya escort bayan Antalya bayan escort Antalya escortlar Adana escort Bursa escort İzmir escort Diyarbakır escort Maltepe escort Çekmeköy escort Beylikdüzü escort Şirinevler escort Ataköy escort Halkalı escort İstanbul escort Şişli escort Kayseri escort Antalya escort Mersin escort Mersin escort Mersin escort Şişli escort Mersin escort Kayseri escort

Bugun...


Satranç Köşesi

facebook-paylas
Ülkemizde Çocuk ve Satranç!
Tarih: 13-12-2021 12:43:00 Güncelleme: 13-12-2021 12:43:00


Ülke olarak ataerkil aile yapından çekirdek aile yapısına geçişin sorunlarını yaşıyoruz.
Özellikle; psikolojik anlamda, çocuk yetiştirme konusunda rehberlik yapanlar, batı ülkelerinde yapılan çalışmalar sonucunda elde edilen veriler üzerinden nasıl çocuk yetiştirileceği ile ilgili topluma çeşitli bilgiler aktarıyorlar. Ülkemiz koşullarına uygun olmayan, batı toplumlarının sosyal ve kültürel verileri üzerinden yapılan bu aktarımlar, ülkemize fayda yerine zarar vermektedir. Çünkü bizim toplumsal yapımız, batı ile uyumsuzdur. Birden bire toplumun sosyal kültürel yapısını, geleneklerini bir tarafa bırakıp başka toplumların kültürünü dayatmak olumsuz sonuçlara yol açmaktadır.
Günümüz gençlerini yetiştiren ve çocuk sahibi olan ailelerin büyük kısmı ataerkil aile yapısı ile çekirdek aile yapısı arasında bocalamaktadırlar. Davranışlar; sorun yaşayınca ataerkil, sorunsuz ortamlarda ise çekirdek ailenin hareket tarzı olarak ortaya çıkmaktadır. Bir eğitim kuşağı asgari yirmi yıldır. Eğitimde dönüşüm ise ortalama beş kuşak sürmektedir. Yani, toplumsal dönüşüm yüzyıllık bir süreci kapsar.
Sağlıksız kentleşme çocukları çok katlı binalara hapsetmiştir. Sistemsiz eğitim ve sınavlarla geleceği kurtarma hedefi ise, çocukluklarını yaşayamaz hale getirmiştir. Sokak kültürüne sahip olamayan çocuklar TV, bilgisayar, akıllı telefon gibi teknolojik aletlerin adeta kölesi haline gelmiştir. Sanal ortam, zihinsel gelişimlerine ket vururken, çocuklarda ve gençlerde saldırganlığı artırmıştır.
Aileler genel olarak, bu sağlıksız ortamda, nasıl çocuk yetiştireceklerini bilememektedirler. Herhangi bir rehberleri, yönlendiricileri yoktur. Her aile için çocukları adeta süper bir yetenektir. Zeka olarak her biri dünyanın en zekisidir. Bu abartılı yaklaşımlarla, ekonomik gücü olan aileler, çocuklarını çeşitli kurslara, spor faaliyetlerine yönlendirmektedirler. Aynı anda üç-dört faaliyete götürülen birçok çocuk vardır. Ailelerin rastgele faaliyet alanlarına taşıdıkları çocuklar kısa süre sonra bıkmakta ve faaliyetleri bırakmaktadırlar. Ailelerin ne yapacağını bilememeleri ve doyumsuzlukları bu sonuca yol açmaktadır. Sistem; ekonomik gücü olmayan kesimin çocuklarını ise dışlamıştır. Köylerde, kırsalda ve şehirlerin kenarlarında yaşayanlar ise gittikçe asosyalleşmektedirler.
Çocuklarını satrançla tanıştıran aileler, böyle karmaşık bir yapının içinden çıkmaya çalışmaktadırlar. Birçoğu ise bu yaklaşım içinde bulunurken, satranç kültüründen uzakta olmaları, her alanda doğru dürüst kültür üretemeyen ülkemizin, gittikçe bozulan, sağlıksız ve yozlaşmış anlayışı ile hareket edebilmektedirler.
Kültürel yetersizlik, sistemsiz ve bozuk eğitim sistemi, gelecek korkusu ve kaygısı çocukların sırtına gereksiz birçok yük yüklemektedir. Aileler çıkış yolunu başarılı çocuk yetiştirerek bulmaya çalışmaktadırlar. Bazıları ise kendi yaşamlarında ulaşamadıkları hedeflere çocuklarının ulaşmasını istemektedirler. Bu nedenle onları başarı kalıbının içinde şekillendirmeye çalışmaktadırlar. Hep kazanmak, başarılı olmak; bunları yaparken de bencil, hak-hukuk tanımaz, saygıdan uzak, hoşgörüsüz davranışları rahatça yapmayı bir hak olarak görmektedirler.
O halde ne yapılması gerekmektedir?
1- Satranç alanına adımını atan herkesin, satranç kültürü ile buluşmasını, onu öğrenmesini ve yaşamının bir parçası gibi görmesini sağlamak;
2- Satranç unsurlarının; satranç sporcusundan antrenörüne, hakemine, yöneticisine, kulüp idarecisine, satranç kültürünü her anlamda içine sindirmesini sağlamak;
3- Toplum olarak saygı kavramından uzaklaştık. Saygı ve dürüstlük satrancın temelidir. Günümüzde bireyselleşme kendini aşırı bencilleşme olarak ortaya koymaktadır. O halde satrancın olduğu her yerde saygının temel olmasını sağlamak;
Gelelim çocuklara satranç öğretmeye: Çocukların öğrenme süreci iki büyük aşamadan oluşur.
1-Dokunarak öğrenme süreci: Bir yaşından başlar. Kişilik oluşumun ortalama %70’ni tamamladığı yedi yaşına kadar olan süreci kapsar. Bu süreçte çocuk soyutlamayı bilemez. Kelimelerin başka anlamlarını bilemez. Kelimelere ikinci, üçüncü anlamları yükleyemez. Çoğunlukla dokunma ve büyükleri taklit ederek öğrenir.
2- Soyutlama süreci : Okula başladıktan sonra kullandığı kelimeleri harfler aracılığı ile yazıya döker. Sınıf atladıkça kelimelerin ikinci, üçüncü v.s anlamlarını öğrenir. Konuşmasında kullandığı kelime sayısı artar. Cümleleri daha çok kelimeden kurmaya ve konuşmasına anlam katmaya başlar. İnsan sahip olduğu kelime haznesi kadar düşünür, hayal eder. Bu hazne büyüdükçe, matematiksel düşünme gücü ve başarısı da artar.
Satranç düşünmeye ve düşünme sonunda doğruyu seçmeye dayanır. Düşünme soyuttur. O nedenle küçük yaşlarda her çocuğun soyutlama ve düşünme becerileri gelişmeden satranç taşlarını hareket ettirmesi, oyun oynaması iyi bir satranççı olacağı ve yetenekli olduğu anlamına gelmez.
Dokunarak öğrenme ve taklit sürecinde, çocuklara satranç doğrudan öğretilmelidir. Çünkü, çocuk çeşitli seçenekler arasından doğruyu seçmekte zorlanır. Satrancı süsleyerek değişik araç ve yöntemlerle öğretmeye çalışmak çocukta zihinsel karmaşaya yol açar.
Soyutlama süreci başlayıp, çocuğun sözcük dağarcığı genişlediğinde, düşünme ve kavrama kapasitesi artar. Artık, satrancın derinliklerine inme zamanı gelmiştir.
Yetenekli sporcuların tespiti için;
1-Ülkemizde, bölgelerimize göre performans-yetenek ve potansiyel açıdan sporcu tespit çalışması yapılmalıdır. Bu çalışma sonunda çıkacak sonuçlara göre kısa vadeli bir çalışma planı ile mevcut ülke potansiyeli harekete geçirilmelidir. Potansiyel harekete geçirildikten sonra geniş kapsamlı uzun vadeli stratejik bir plan hazırlanarak uygulamaya konulmalıdır.
2-Ortaya çıkacak olan bu potansiyelin eğitim planlamasının temelini yerinde eğitim ve kaliteli eğitim oluşturulmalıdır.
3-Ülke genelinde 5-6 yaş grubundaki tüm çocuklar Milli Eğitimle iş birliği yapılarak köylerden kentlere zeka araştırmasına tabi tutulmalıdır. Bu yaş grubunda her yıl 10.000 zeki çocuk tespit edilerek, bunların arasından en üst düzeydeki 500 çocuk satranç eğitimine başlatılmalıdır.
Bu çocuklar 12 yaşına kadar üst düzey satranç sporcusu adayı olmaları için eğitilmelidir. Bu yaşta çocuğun ulaştığı seviyeye göre satranca yada eğitime devam kararı verilmelidir. Yetenekli çocuklar, 14 yaşında yeniden değerlendirilmeye tabi tutulmalı, satrançta geldikleri gelişmeler göz önüne alınarak hedef belirlenmesi yapılmalıdır.
4-Bu çalışmanın dışında kalan, ama satrançta başarı sağlayan, yetenek olarak daha sonraları ortaya çıkan çocuk ve gençlerde bu projeye ilerleyen aşamalarda dahil edilmelidir.
Bunun için bilimsel bir çalışma yapılmalıdır. Bu çalışma mevcut federasyonca yönlendirilmelidir. Acilen tespit edilen aşağıdaki alanlarda eklenebilecek yeni ilavelerle zaman kaybedilmeden yola çıkılmalıdır.
1- Sporcu psikolojisi ve rehberlik kurulu oluşturulmalıdır. İlaveten bu konuda ülkemizdeki üniversiteler ve sağlık kuruluşları ile işbirliği yapılarak bu çocuklarımızın buralardan karşılıksız olarak bu destekleri almaları sağlanmalıdır.
2- Sporcu beslenmesi konusu çözüme kavuşturulmalıdır.
3-Bu sporculardan ekonomik gücü olmayanların Yatılı Bölge Okullarında barınmaları sağlanmalıdır.
4-Bu projenin gerçekleşmesi için sivil toplum örgütlerinden ve eğitim vakıflarından destek alırken kullanılabilecek çeşitli fonlardan maddi destek sağlanmaya çalışılmalıdır.
5-Oluşturulacak teknik bir ekip ile antrenör kadrosunun bu proje için yeterli hale getirilmesi, yabancı antrenörlerle desteklenirken, “Botvinnik Okulu” gibi satranç okulları üst seviyede örnek alınırken, Azerbaycan’daki satranç okulları ve eğitim şekilleri de çocukların temel satranç eğitiminde yol gösterici olabilir.
6- Bu projenin finansmanında çarçur edilen TSF’nin büyük bütçesinin en az %15’i ve sağlanacak diğer destekler kullanılmalıdır.
Bu öneriler ve benzerlerini gerçekleştirdiğimizde “Ülkemizin her köşesinde satranç ışığı yanacaktır”
İşte eksiksiz olarak yetişecek bu çocuklar, Türk satrancını Dünya’nın zirvesine taşıyacaktır.
Unutmayalım “Çocuklar çiçektir”.
 
Menderes ÇOBAN


Bu yazı 6137 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
SON YORUMLANANLAR
HABER ARA
YUKARI