Handenur Şahin, Türk satranç çevrelerinde tanınan bir şahsiyettir. Ülkenin en iyi kadın oyuncularından biri ve aynı zamanda engelli oyuncular arasında dünyanın en iyi kadınlarından biridir.

Erken yaşlardan itibaren hareketliliği ciddi şekilde etkileyen bir tür kas hastalığı olan spinal musküler atrofi (SMA) ile doğdu. Sonuç olarak, henüz dört yaşındayken tekerlekli sandalye kullanmaya başladı.

Fiziksel engelinden kaynaklanan ekstra zorluklara rağmen, Handenur'un başarıları satranç tahtasıyla sınırlı değil. Geçtiğimiz günlerde Handenur'un Galatasaray Üniversitesi Siyaset Bilimi Bölümü'nden birincilik, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi'nden ikinci derece ile mezun olduğu haberi sosyal medyada çıktı. Bu, Türkiye'deki en saygın kolejlerden biridir, daha önce ilkokuldan birincilikle mezun olmuştu ve sonra yine lisede terfi eden birinciydi.

Canlı ve açık sözlü Handenur, "Aslında satrançtan gelen rekabetçi bir yanım var" diyor. Okul öğretmenlerinden birinin önerisi üzerine 10 yaşındayken oynaması öğretildi ve iki hafta sonra okul yarışmalarına katılmaya başladı. Satrancın gelişiminde temel bir rol oynadığına inanıyor.

“Satranç oynamaya başlamadan önce daha savunmasız olduğumu düşünüyorum. Ama sonra satranca başladım ve oyun beni daha da güçlendirdi. Kısa süre sonra yenilgilerden sonra pes etmemeyi öğrendim ve bu benim kişiliğimin belirleyici özelliklerinden biri. Satranç ayrıca bana herhangi bir şey üzerinde çalışırken daha sabırlı olmayı da öğretir. "

Bu nitelikler herhangi bir kişi için çok önemliyse, fiziksel engeli olan biri için çok önemli hale geliyorlar: “Evet, engelliliğim nedeniyle hedeflerim konusunda daha kararlı olma özelliği benim için çok önemli hale geliyor. Çoğu şeyi başarmak benim için daha zor ve fiziksel sorunlar veya başkalarının önyargılarından kaynaklanan herhangi bir engelle karşılaştığınızda pes etmemeyi bilmek çok önemli. "

Handenur, ülkesinin en iyi kadın oyuncularından biri olarak büyüdü ve 2018 Türkiye Kadınlar Şampiyonası'nda üçüncülük elde etti. O yıl Spor & Spor Dergisi tarafından “Yılın Sporcusu” ödülünü kazandı. Daha önce gençlik kategorilerinde birkaç madalya kazanmıştı: U-18'de altın ve U-16 ve U-15'te bronz. Aynı zamanda 2019'da FIDE Engelliler Konfederasyon Kupası'nın da galibi oldu ve bu yıl bu yarışmanın çevrimiçi versiyonunda sadece Porto Riko'dan Natasha Morales Santos tarafından yenilenerek ikinci oldu.

"Ailem hikayemin kahramanlarıdır"

Handenur erken yaşlardan itibaren fizyoterapi yapmak için çok zaman harcamak zorunda kaldı ve tabii ki evde ortalama bir çocuktan daha fazla zaman geçirmek zorunda kaldı. Başarısının anahtarlarından biri olarak "Annem bana zamanımı verimli bir şekilde nasıl geçireceğimi öğretti" diye hatırlıyor. “Ailem her zaman çok özverilidir! Hikayemin kahramanları onlar ”.

Daha savunmasız olduğu için onu şımartmadılar ve diğer çocuklardan daha çok ve daha verimli çalışması gerektiğini fark etmesini sağladılar. “Bana daha dirençli olmayı öğrettiler ve zamanla onlardan yardım istemeden kendi başıma her şeyi yapmayı da öğrendim. Çok desteklediler, ama bana her çocuk gibi davrandılar ve engelliliğim ne olursa olsun herkes gibi bir birey olmayı öğrettiler.

Fiziksel engelli bir çocuğun ebeveynlerine ne tür bir tavsiye vereceği sorulduğunda, herhangi bir ebeveyn için geçerli olan bir cevap vermeden önce tereddüt etmez: “Ailelere çocuklarına özgüvenli olmayı öğretmelerini tavsiye ederim. olabildiğince bağımsız ”.

Farklı olmak hakkında

"Her zaman farklı olduğumu biliyordum. Belki de hastalığımın belirtileri çocukluğumdan beri yanımda olduğu için onları daha kolay kabul ettim ve onlarla yaşamayı öğrendim ”diye açıklıyor. “Bu farklılıklar ilkokula başladığımda daha belirgin hale geldi, ancak bunun gözlerinizin veya saçınızın rengi gibi diğer fiziksel farklılıklar gibi olduğunu biliyordum. Herkes farklıdır".

“Zamanla dezavantajlarımı avantaja nasıl dönüştürebileceğimi fark ettim. Çalışmak için daha çok zamanım vardı, bu yüzden bu zamanı daha verimli kullanmaya karar verdim. Aslında ailemin beni ilk etapta satranç oynamaya teşvik etmesinin nedenlerinden biri de bu ”.

Bir tekerlekli sandalye kullanıcısı olarak Handenur, binaları ve şehirleri engelli insanlar için daha erişilebilir ve daha dostça hale getirmenin önemini vurguluyor. Ancak, onu en çok rahatsız eden şeyler fiziksel engeller değildir. Engelli bir kişi için işleri biraz daha kolaylaştırmak için başkalarının ne yapabileceği sorulduğunda, hemen yanıt verir: “Onlardan önyargılarından kurtulmalarını isterdim. Bence bizim için yapabilecekleri en önemli şey bu çünkü karşılaştığımız en zorlu engel diğer insanların önyargıları ”

Hayaller ve hedefler

Arkadaşlarımla vakit geçirmeyi seviyorum. Yalnız kaldığımda, siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler hakkında, aynı zamanda tarih hakkında da bir şeyler okumayı tercih ederim. Bunu yaparken kendimi geliştiriyorum, ama bana gerçekten neşe veren şey bu: farklı şeyler öğrenmek ”.

Handenur, en sevdiği satranç kitabı olarak Kasparov’un My Great Predecessors’ı ve en sevdiği kurgu kitabı olarak Afgan-Amerikalı yazar Khaled Hosseini’nin The Kite Runner’ından alıntı yapıyor. Ayrıca Harry Potter serisinin hayranı ve Bilim Kurgu seviyor. “Açlık Oyunları ve Piyanist” en sevdiğim filmlerden ikisi.

Handenur, geçtiğimiz yıl bir Türk hayırsever kuruluşu olan Sabancı Vakfı'nda stajyer olarak çalıştı. 1974'te kurulan vakıf, üniversite öğrencilerine burs vererek ve kadınlar, gençler ve engelliler tarafından yürütülen projeleri finanse ederek çeşitli nedenlerle para veriyor.

“İleride mümkünse insani işler için uluslararası bir kurumda çalışmak istiyorum. Özellikle dezavantajlı kişiler için çalışmak, koşullarını iyileştirmek ve mümkün olduğunca fırsat şansı sağlamak istiyorum ”dedi.