Oldukça iyi bir açılıştan sonra rahatça eşit bir konum elde eden Nepomniyaşçi daha sonra vezir için iki kalesini vererek böylece oyunu a-piyonunu da kazanacağı ve Carlsen’in daha az düşünme süresine sahip olduğu için hata yapabileceği dengesiz bir konuma sürüklemek istedi. 40.hamleye doğru zaman sıkışmasında her iki oyuncu da karşılıklı şanslar elde ederken oyun zaman kontrolünden sonra sadece beyazın kazanabileceği ama berabere olan bir çift kale ve at vezir ve file karşı finaline taşındı. Bir süre doğru oynayan Rus oyuncu 52…Ve4? ile 53. Kxa3! hamlesine izin verince a3’teki rakip taşları bağlayan geçer piyonunu gereksiz yere vermiş oldu. Bu noktadan sonra her ne kadar konumsal değerlendirme yine beraberlik yönünde de olsa zayıf piyon yapısı nedeniyle işler Siyah için hiç kolay değildi. Yine de “Nepo” insanüstü bir çaba gösterdi ve finali çok uzun bir süre doğru savunmayı başardı. 80. hamlede kalelerinden birini fil ve piyona karşı vererek rakibinin karşı oyununu tamamen bitiren Carlsen daha sonra siyahın son piyonu da değişilince kale, at ve bağlı iki piyonuyla Nepo’nun vezirine karşı kazanmaya çalıştı. Oyunsonu veritabanlarına göre berabere olan finalde Rus oyuncunun kaybeden hatası 130…Ve6? oldu (130…Vb1 veya 130…Vc2 ile veziri şahın arkasında tutmak bilgisayara göre berabereydi). Bu noktadan sonra rakibine en ufak şans tanımayan Carlsen piyonlarını harekete geçirmeyi başardı ve Nepo 136. hamlede terk etmek zorunda kaldı.

Maçın altıncı partisi 136 hamle ve sekiz saate yaklaşan süresiyle satranç tarihine geçen epik bir mücadeleye sahne oldu. Bu aynı zamanda unvan maçları tarihi için de bir rekor anlamına geliyor -daha önceki rekor Karpov-Korçnoy Baguio 1978 Maçı’nın 124 hamle süren meşhur beşinci partisine aitti- Her iki oyuncuyu da gösterdikleri çabadan ötürü tebrik etmek lazım. Daha iyi bir açılış hazırlığı gösteren ve ardından kazanmak için risk alan ve işler yolunda gitmediğinde bile çok iyi bir savunma ortaya koyan “Nepo” için yenilginin biraz adaletsiz bir sonuç olduğu belki söylenebilir ama şampiyonun da hakkını vermek gerekiyor elbette. Sekiz saat boyunca iyi hamleler yapmak ve o seviyeyi koruyabilmek gerçekten inanılmaz. Anand’ın da dediği gibi “Nepo” bu partide karşısında başka bir oyuncu otursa kaybetmezdi ama maalesef Carlsen karşısında oynuyordu!

Artık aday için her beraberlik yenilgiye bir adım daha yaklaşmak demek dolayısıyla “Nepo” için özellikle beyaz taşlarla oynayacağı partiler büyük önem kazanıyor. 4 Aralık Cumartesi günü TSİ 15:30’da başlayacak yedinci parti bu açıdan maç için oldukça kritik. Bakalım “Nepo” özellikle de kendisinin riskler alan taraf olmasıyla biraz can yakan ve uzun süresiyle yoran bu mağlubiyetin ardından ayağa kalkmayı başarabilecek mi?